8 Ocak 2013 Salı

ANNEMLE KİTAP OKUYORUM


                                     

           

            "Anne benimle benim için oku" projesi kapsamında 4 bin çocuk ve 4 bin anne 9 ay sürecek kitap okuma etkinliğine, İstanbul Kalkınma Ajansı ve Bağcılar Belediyesinin finanse ettiği projeye start verilmiş. Ne güzel!

 

            Bir Çin Atasözünde  "Kitapsız büyüyen çocuk, susuz büyüyen ağaca benzer", der. Susuz insan büyür mü??  Bodur kalır, gelişemez, "büyüme  eşiği" ne ulaşamaz. Böyle etkinliklerle kitap okumaya insanların teşvik edilmesi, ödüllerle desteklenmesi çok yararlı uygulamalardır. Kitap okuma alışkanlığını kazandırmak için ne yapılsa yeridir, azdır, elzemdir.

             Çünkü bedenimizi beslemek için ne kadar gıdaya ihtiyacımız varsa, ruhumuzu, duygumuzu beslemek için de aynı oranda  kitaplara gereksinimiz  vardır. Horace:" Mümkün olsaydı her karış toprağa buğday eker gibi kitap ekerdim" der. Evet ekmek kadar, su kadar ihtiyacımız var çünkü. Ama ihtiyacımız olduğunun bile idrakinde değiliz. Başka mecralarda avunmaya çalışıyoruz. Zamanımızın olmamasını da bahane edebiliyoruz ama saatlerce TV karşısında , internette veya cep telefonu mesajlaşmalarıyla  lüzumsuz vakit kaybedebiliyoruz.

           

            Oysa gün içinde yaptığımız işlerimiz arasında en az zaman ayırdığımız veya ayıramadığımız "kitap okuma" işi , yaptığımız diğer faaliyetler arasında en önemli olanı belki de....  Ama tadına bakmadığı için yemek yemeyen çocuklar gibi, biz de kitap okumanın eşsiz lezzetini maalesef bilemediğimiz için o büyük nimetten hep mahrum yaşıyoruz. Ama neyi kaybettiğimizin, neler kaçırdığımızın farkında bile olmadan..

 

            Bugün gelişmiş ülkelere baktığımızda kitap okuma oranı ülkemizle kıyaslanılmayacak

seviyede gerilerde olduğumuz görürüz. Onların zenginleşmelerini, ilerlemelerinin en önemli

nedeni sürekli bilgilerle yenilenmeleri, alternatif  düşünceler üretebilmeleri.

 

            Neyse hiç bir şey için geç kalmış değiliz. Kendimize ve ailemize çok büyük bir iyilik yapalım. Her gün ama mutlaka her gün bir başucu kitabı edinelim ve onu okuyalım. Bu  hayatta kazanabileceğimiz en yararlı bir alışkanlık olacaktır. Ama gerekli-gereksiz bilgilerle beynimizi çöplüğe çevirmenin de pek anlamı olmaz. Bize hayatımıza anlam katacak, pozitif enerji sağlayacak, kullanabileceğimiz, istifa edebileceğimiz, sıkıştırılmış kesme şeker tadında hayatımızı tatlandıracak şeyler okuyalım.

 

           

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder